Amerika
Putin Batı'yı adres gösterdi
Dışişleri Bakanı Lavrov'un BM'deki konuşmasından önce eleştirilerini sıralayan Rusya lideri, Suriye krizinde Batılı ülkeleri suçladı.
Haberin Öne Çıkanları
Lavrov konuşacak
Ankara'nın talebi
Zıt görüşler sürüyor

abd'nin new york kentinde devam eden bm genel kurulu’nda cuma günü yapılacak konuşmalarda suriye konusunun yine ön plana çıkması beklenirken, toplantı öncesinde rusya’dan batı ülkelerine şam yönetimine karşı takındıkları tavır nedeniyle yine eleştiri geldi.
rusya devlet başkanı vladimir putin, batı'nın suriye de dahil olmak üzere birçok ülkede kaos ortamı yarattığını savundu. orta doğu ülkelerinin daha iyi bir duruma gelmesini istediklerini belirten putin, ancak bunun güç kullanarak ya da dışarıdan yapılacak dayatmalarla olmaması gerektiğini belirtti.
isyanın başından beri devlet başkanı beşşar esed'i yanında yer alan rusya’nın dışişleri bakanı sergey lavrov da cuma günü genel kurul'a hitap edecek.
ankara tampon bölge istiyor
öte yandan, türkiye dışişleri bakanı ahmet davutoğlu, bm tarafından suriye'den kaçan kadınlar ve çocuklar için bazı kararlar alınmazsa, gelecekte daha büyük risklerle karşı karşıya olunacağını söyledi.
bm zirvesine katılmak üzere gittiği new york'da ingiliz yayın kurumu bbc'ye konuşan davutoğlu, genel kurul'un aktif olmamasından dolayı, birkaç yıl sonra bir bm genel sekreteri'nin suriye'ye gidip özür dilemek zorunda kalmasından korktuğunu ifade etti.
bosna örneğine vurgu yapan davutoğlu, bm genel sekreteri ban ki-mun'un bu ülkeye giderek bundan dolayı özür dilediğini hatırlattı.
ankara yönetiminin bölgede aktif bir savaş istemediğinin altını çizen davutoğlu, tampon bölge talebini bir kez daha yüksek sesle dile getirdi.
krizin ilk aşamalarında uluslararası toplumun kesin bir mesajı olmadığı için, şam rejiminin daha fazla saldırı yapmak konusunda kendine güvendiğini kaydeden davutoğlu, bm'de yeni bir ivme yakalanmasını ve güvenlik konseyi'nde de güçlü bir tutum görmeyi umduğunu söyledi.
suriye kilidi açılamıyor
new york’ta salı gününden beri devam eden bm genel kurulu toplantısında abd ve rusya, suriye’deki durum değerlendirmesi ile ilgili birbirine tamamen zıt görüşler ortaya koydu. bu durum bm’nin suriye'deki şiddeti sona erdirme konusunda etkinliğinin sorgulanmasına yol açtı.
abd dışişleri bakanı hillary clinton, suriye devlet başkanı beşşar esed’i ‘kendi halkını öldürdüğü’ için kınarken, rusya dışişleri bakanı sergey lavrov, abd’yi ve diğer ülkeleri 'terörizm'i cesaretlendirmekle suçlamıştı.
moskova'nın tavrı aynı
washington tarafı, ‘felç olmuş’ diye tabir ettiği bm güvenlik konseyi’nin suriye’deki çatışmayı durdurmak için yeni bir girişimde bulunmasını istedi. ancak buna karşılık fazla bir tutum değişikliği sergilemeyen lavrov, hem hükümetin hem de muhaliflerin uyguladığı şiddetin kınanması gerektiğini söyledi.
lavrov, "akan kanın durdurulamamasında, esed karşıtlarını ateşkese yanaşmamaları ve diyaloğu reddetmeleri için kışkırtan ve rejimin koşulsuz şekilde teslim olmasını talep eden devletlerin de sorumluluğu var" dedi.
suriye’de 15 mart 2011’de esed iktidarına karşı, demokratik reform ve özgürlük talebiyle toplumsal gösteriler başlamış, ancak güvenlik güçlerinin halka karşı ölümcül müdahaleleri ülkedeki isyanı tırmandırmıştı. kriz bir süre sonra esed’i devirmek için silahlı isyana dönüşünce ülkedeki şiddet önlenemez bir hal almıştı.
muhalif insan hakları örgütlerinin verilerine göre suriye’de 18 ayda en az 27 bin kişi şiddetin kurbanı oldu. ‘terörizme karşı mücadele’ verdiği savunan şam rejimine göre ise, 3 binden fazla güvenlik görevlisi saldırılarda hayatını kaybetti.
kaynak: ajanslar
Yorumlar